BASINA VE KAMUOYUNA

 Kandıra Cezaevinde tutuklu/hükümlü olarak bulunan Garibe GEZER’in 09.12.2021 tarihinde gerçekleşen şüpheli ölümünü üzülerek öğrenmiş bulunmaktayız.

Garibe GEZER ölümünden önce ailesine gönderdiği mektuplarda; Cezaevinde kaldığı süre içerisinde sistematik bir şekilde işkenceye maruz kaldığını, sonrasında ise cinsel saldırıya uğradığını, Cezaevi yönetimine başvurmasına rağmen herhangi bir önlem alınmadığı gibi herhangi bir işlem yapılmadığını ifade eden ciddi iddialarda bulunmuştur.

Garibe Gezer’in cenazesinin havalimanından alınması ve nakli sırasında yaşanan olaylar ve ailenin maruz kaldığı muameleye de büyük bir üzüntüyle yayınlar üzerinden tanıklık etmiş bulunmaktayız. 

Devletin gözetim ve kontrolünde bulunan mekânlarda bireylerin beden bütünlüğü hakkından tutun yaşam hakkına kadar gelişebilecek her hak ihlalinde yaşanılan olaylar titizlikle soruşturulup aydınlatılmalı, kastı ve ihmali bulunanlar hakkında idari ve cezai süreçler işletilmelidir.  

Devletin, yaşam hakkının korunması ve ihlali karşısında etkin soruşturma yürütülmesi gibi temel bir sorumluluğu olduğu kadar kontrolünde olan bir alanda/kurumda gerçekleşen hak ihlallerine ilişkin önleme gibi bir yükümlülüğü de söz konusudur.  

Kamu hizmetlerinin yurttaşlara eşit şekilde sunulması anayasal bir sorumluluktur. Cenaze aracının kamu kurumu tarafından verilmemesi ya da geri çevrilmesi en hafif haliyle ayrımcı bir yaklaşımdır.  

Ulusal mevzuat ve Uluslararası sözleşmelerdeki sorumluluk karşısında Garibe GEZER’in şüpheli ölümüyle ilgili titiz ve etkin bir soruşturma yürütülerek ölümünde kastı ya da ihmali olanların tespitini talep ediyor ve sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz. 

MUŞ BAROSU KADIN HAKLARI MERKEZİ